Basın açıklamasına gelen Gazeteciler, Pazartesi günü Ankara’ya gelecek olan İsrail Başbakanı Olmert’e, Irak’ta olduğu gibi, ayakkabı atmaya davet edildiler.
İlmi ve Kültüğrel Araştırmalar Vakfı – İLKAV’ın çağrısı üzerine bugün Mısır Büyük Elçiliği önünde toplanan Ankara’lı Müslümanlar, Gazze halkına yönelik vahşi ambargoyu protesto ettiler. Siyonist işgalci gücün Gazze halkını top yekun yok etmeye yönelik kuşatmasında işbirlikçilik yaparak Rafah kapısını kapatan Mısır Firavununu protesto içerikli İLKAV basın açıklamasını Abdurrahman Çeliker okudu.
Basın açıklamasında, terörist İsrail devletinin 60 yıldır süregelen işgal ve katliamlarına ve en son Gazze’de gerçekleştirmeye çalışıtığı soykırıma ve bu insanlık suçunu bütün dünyanın utanmadan seyretmesine dikkat çekilerek işgalci ve işbirlikçileri protesto edildi.
“Yaşasın İslami Direnişimiz”, “Kahrolsun İsrail”, “Kahrolsun Emperyalist Katiller”, “Hamas’a Selam Direnişe Devam”, “Gazze’ye Selam Direnişe Devam”, “Ambargo ve Kuşatma Yıldıramaz Gazzeyi”, “Hamas’a Gazze’ye Direnişe Bin Selam”, “Kahrolsun Çağdaş Firavun”, “Kahrolsun İşbirlikçi Hainler”, “Ambargocu Zalimdir, İşbirlikçi Haindir”, “Katil Olmert Ülkemizden Defol”,“Zulme Karşı Direneceğiz”, “TEKBİR” ve “TEVHİD”sloganları eşliğinde okunan açıklmada Abdurrahman Çeliker özetle şu hususlara değindi:
“Bir zamanlar sahip oldukları topraklarda şimdi mülteci konumuna düşen Filistinli halk, Siyonist İsrail’in “vaad edilmiş topraklar”a sahip olma hırsıyla ve her şeyi mübah görmesinin bir sonucu olarak yarım asrı aşkın bir zamandır soykırıma tabi tutulmakta ve İsrail, uluslar arası hukukla dalga geçercesine tüm dünyanın gözünün içine baka baka kundaktaki bebekten ömrünün son demlerini yaşayan yaşlılara ve savunmasız kadınlara kadar her canlıya saldırmakta, bunu da devlet güvenliği adına yaptığını söylemektedir. Filistin topraklarında inşa edilen ırkçı ayırım duvarı, Lahey uluslar arası adalet Divanı’ nın duvar inşasının yasal olmadığını belirten kararı hiçe sayılarak bir utanç abidesi olarak yapımına devam edilmektedir. Bugün Gazze’de bir insanlık dramı yaşanmaktadır. Filistin halkı en temel haklarından yoksun bırakılmıştır. Hastanelerdeki yaralılar ve hastalar her türlü tıbbi yardımdan mahrum bırakılmıştır. Siyonist İsrail, işgali ve ablukasıyla Gazze’yi adeta büyük bir cezaevine dönüştürmüştür. Tüm bunlar yaşanırken neredeyse tüm dünya sessiz kalmakta ısrar ediyor. Aslında bu ambargo, sadece Filistin halkının çektiği sıkıntıları ortaya çıkarmıyor aynı zamanda ambargoya karşı sessiz kalan uluslararası toplumun işlediği suçları da açığa çıkarıyor.”
“Buradan Mısır Devletine, diktatörüne, çağdaş Firavuna çağrıda bulunuyoruz. Gazze halkı için belirli günlerde değil sürekli olarak Rafah sınır kapısını açmalarını istiyoruz. Unutmayın, bizlerde unutmayacağız. Ümmet ve tarih, Mısır’ın bu duruşunu, Siyonist İsrail ile yaptığı anlaşmaları, Gazze’de bulunan genç, yaşlı, çocuk, kadın, erkek Müslümanları açlığa mahkum eden, hastanelerde onları ölüme terk eden, onları karanlığa gömen Siyonist kuşatmaya verdiği desteği unutmayacaktır.”
“Bunca zulmü yapmalarına rağmen, İsrail Terör devletinin Başbakanı katil Ehud Olmert utanmadan Pazartesi günü Ankara’ya gelecekmiş. Gazze’de soykırıma yönelik vahşi ambargo ve kuşatmayı acımasızca sürdüren bu eli kanlı katili Türkiye’ye davet edenleri, onun mazlum Müslüman Filistin halkının kanına bulanmış elini sıkmaya hazırlananları, yaptıkları bu çirkin işbirliğinden utanmaya ve terör devletiyle kurdukları bu işbirliğini kesmeye davet ediyoruz. Katil Olmert’e de “pis katil ülkemize gelme, defol” diyoruz.”
Basın açıklamasının okunmasının ardında İLKAV Başkanı Mehmet Pamak yaptığı kısa konuşmasında şunları söyledi :
“Bugün Flistin’de, Gazze’de bütün dünya insanlığını utandırması, başını yere eğdirmesi gereken, tam bir insanlık dıramı, vahşi bir soykırım yaşanıyor. 1.5 milyonluk bir halk topyekun yok edilmeye çalışılırken bütün dünya devletleri ve uluslar arası kuruluşlar utanmazca, ahlaksızca seyrediyorlar. Bugüne kadar hiçbir BM kararına uymamış bulunan terörist İsrail, insani yardım kuruluşlarının çabalarını da engelleyerek BM’e ve bütün dünyaya meydan okurcasına zulmünü ısrarla sürdürüyor. ABD’nin emriyle Irak’a haksız yaptırım kararını kolayca veren BM ve diğer kuruluşlar terörist İsrail’in bütün yaptıklarına, soykırımına seyirci kalmayı sürdürüyor. İran haricindeki tüm halkı Müslüman ülkeler Arap devletleri, İKÖ ve Arap Birliği ahlaksızca seyrediyorlar. Önemli bir kısmı ise, seyirci bile kalmayıp İsrail terör devletiyle işbirliği yapma alçaklığını da gösteriyorlar. Mısır’ın çağdaş Firavunu ise daha ileri gidip, terör devletinin inşa ettiği duvarlarla ve kuşatmayla ceza evine çevirdiği Gazze’nin kapılarını kapatıp, terör devletince verilen gardiyanlık görevini en sadist duygularla yerine getiriyor. İşte bütün bu zulümleri, zalimleri ve işbirlikçi alçakları protesto etmek ve hepimizin onurunun, insanlık onurunun ve ümmetin onurunun savunucusu, onurlu Gazze halkının ve Hamas’ın, Müslüman kardeşlerimizin yanında yer aldığımızı haykırmak için bugün burada toplandık.”
Mehmet Pamak, konuşmasını bitirirken, orada bulunan gazetecilere seslenerek şunları söyledi:
“Biliyorsunuz katil işgalci, İnsanlık suçlusu ve terörist Bush’un suç ortağı Ehud Olmert Pazartesi günü Ankara’ya geliyor. Yine bildiğiniz gibi, Bush Irak’lı yiğit ve kahraman bir gazetecinin onurlu protestosuna muhatap olmuş ve ayakkabı fırlatılarak layık olduğu şekilde aşağılanmıştı. Ehud Olmert’e yaklaşmamıza fırsat verseler, biz de onu, Allah’ın izniyle ayakkabıların altına gömeriz. Ama bizim ona yaklaşmamıza fırsat vermezler. O halde iş, siz Türkiyeli gazetecilere düşüyor. Bakalım Iraklı gazeteci gibi bir veya birkaç yiğit aranızdan çıkacak mı? Bunu bekliyoruz. Irak’ta şartlar daha ağır olduğu halde o gazeteci ölümü göze alarak bu insani sorumluluğunu yerine getirdi ve insanlık onurunun ayağa kaldırılması mücadelesine önemli bir katkıda bulundu. Irak’ın ağır şartlarına rağmen bir yiğit çıktığına göre, Türkiye’de daha fazla sayıda gazeteci bu insanlık suçlusu zalime ayakkabılarını fırlatma yürekliliğini göstermelidir. Bunu yaparsanız sizi tebrik ve takdir edeceğiz ve siz bu eyleminizle onur kazanacakszınız” dedi.
Basın açıklaması, Almanya İnsana Hizmet Vakfı başkanı Yalçın İçyer’in yaptığı dua ile son buldu.
İçyer; Allah’ın, Filistinli. Gazzeli, Iraklı, Afganistanlı mazlum halklara ve onların direnişçi evlatlarına yardım etmesini, onların azim, sabır ve direnme güçlerini arttırmasını, onları kâfirlere, zalimlere, işgalcilere karşı muzaffer kılmasını ve bizlere de ümmet bilinciyle bu kardeşlerimizin samimi yardımcıları olmayı nasip etmesini niyaz etti. Ümmetin, Kur’an’dan ve Resulullah’ın (s) yolundan uzaklaştığı için, tevhid ümmeti olma vasıflarını yitirdiğini ve bu sebeple parçalanmışlığın, dağılmışlığın ve sonuçta zilletin içine sürüklendiğini ifade ederek, Rabbimizin bütün Müslüman halklara, Hablullah olan Kur’an’a topluca sarılarak yeniden tevhid akıdesinde vahdeti yakalamayı, yeniden ilk nesil gibi kardeşleşip güç birliği yaparak, bütün bu zulüm ve zillete son verme iradesini ve izzetli günleri nasip etmesini diledi.
Bu tür eylemlere müsait olmayacak şekilde dar olan Mısır elçiliğinin önünde ve yoğun trafiğe rağmen yaklaşık 300 kişinin katıldığı basın açıklaması tekbir ve tevhid sloganlarıyla sona erdi