Araştırmacı-Yazar Cengiz Duman’la Kıssalar Üstüne Söyleşi
Soru 1.   Kur'an'-ı Kerim'de kıssalar, yekun olarak ne kadardır ve neden bu kadar çok kıssa yer almıştır
 
Cevap:   Kur’an kıssaları, Kur’an’ın azımsanmayacak kadar büyük bir kısmını teşkil etmektedir. “Kıssalar, üçüncü hicri asır müfessiri Taberi’ye göre Kur’an’ın üçte birini, çağdaş müfessirlerden M. Reşit Rıza’ya göre ise dörtte üçünü oluşturur.” “Bazılarına göre de, Hz. Peygamber dönemindeki bazı olayların eklenmesiyle yarısını oluşturduğu, Hz. Peygamber dönemi çıkarılacak olursa 1650 ayeti ihtiva ettiği doğrultudadır.” Yani”Kur’an kıssaları hakkında ”Bu tür tespitlerde kesinlik değil de, nisbî bir doğruluk bulunabileceğini söylemeye lüzum yoktur. Fakat kesin olan kıssaların Kur’an’da çok geniş bir yer tuttuğudur.” Kur'an anlatımında kıssa yöntemli anlatımın ne kadar önemli olduğu Kur'an muhtevası içerisinde kıssaların yer aldığı yoğunluktan belli olmaktadır. Buna rağmen ne yazık ki, Kur'an'ın anlaşılmasında kıssaları özellikle inceleyen bağımsız bir ilim dalı yoktur. Tefsir ilmi içerisine sıkışan bir anlatım yöntemi kıssaların anlaşılmasında gerekli açılımı sağlayamamış hatta geçmişten günümüze aktarıldığı gibi "israiliyat"la dolmasının önünü açmıştır. Çünkü bir tefsir alimi, tarih, coğrafya, astronomi, arkeoloji gibi ilim veya disiplinlerden yoksun veya cüzi bilgi sahibidir. Oysa kıssaların anlaşılmasında bu ilim veya disiplinlerin yardımı gereklidir. Bu yüzden tefsir, kelam, fıkıh, v.s gibi ilim dalları yanında bağımsız olarak kıssa ana ilim dalı kurulması elzemdir. Kurulacak bu ilim dalı; tarih, coğrafya, biyografi, arkeoloji, v.s gibi yan dal ve disiplinler eşliğinde Kur'an, Tevrat, İncil ve diğer malumatlar nezdinde Kur'an kıssalarının anlaşılması açısından yeni anlayışlar sunmalıdır.

Soru 2.   Kur'an'da anlatılan kıssalar ile Hz. Peygamber döneminde yaşanan bazı olayların örtüşmesi veya benzeşmesi söz konusu olabilir mi? Belki de bu benzerlikler sebebiyle Kur'an'da kıssalar örnek olması kabilinden gönderilmiş olabilir mi?
 
Cevap:  Kıssaların nuzülü altında yatan ana etmen Hz. Peygamber dönemi dâhil, kıyamete kadar tüm zamanlardaki olaylarda benzeşen taraflardan, Kur'an kıssaları bazında ders alınması isteğidir. Kur'an kıssaları, öncelikle Hz. Muhammed ve sahabesi ile birlikte o dönem cahiliye ve Ehl-i kitap müntesiplerini eğitmeyi ve öğretmeyi amaçlamıştır. Bundan sonra kıyamete kadar tüm muhataplarına uyarı, ibret ve öğüt olarak eğitim ve öğretimini sürdürecektir. Peygamber dönemi için bir örnekle bunu açıklayalım: “ 0 şehirde dokuz kişi vardı ki, bunlar yeryüzünde bozgunculuk yapıyorlar, iyilik tarafına hiç yanaşmıyorlardı. Allah’a and içerek birbirlerine şöyle dediler: Gece ona ve ailesine baskın yapalım, sonra da velisine ‘ biz ailesinin yok edilişi sırasında orada değildik, inanın ki doğru söylüyoruz ’ diyelim. Onlar öyle bir tuzak kurdular. Biz de kendileri farkında olmadan, onların planlarını alt­üst ettik. ” (27/48-50) İnkarcıların vardığı son nokta, Salih peygamberi ortadan kaldır­ma fikri olmuştur. Aynı düşünce tüm inkârcı toplumlarda görülür. Peygambe­rimiz Hz. Muhammed (s) için de, Mekkeli müşriklerin aynı tuzağı kurdukları nazarı dikkate alınmalıdır. "Kabilecilik anlayışının o dönemdeki bir yansıma­sı olan öldürme planındaki ortak ey­lem ve sonucunda kimsenin eylemi üstüne almaması neticesi maktulün velisinin karşısında birden fazla hasım çıkarılarak onun kısastan vazgeçiril­mesi anlayışı görülmektedir. Müşrikle­rin kabilecilik anlayışının bir gereği olan bu zihniyetin, Peygamberimiz zamanındaki versiyonu, Cahiliyye Araplarının "ileri gelenler"i benzeri  bir eylemi gerçekleştirmeye kalkışmışlar ve Salih peygamber de olduğu gibi tuzakları geri tepmişti. Salih'in (a) kıssasının anlatılma sebeplerinden biri de budur. Yani kıssa ile beraber Hz. Muhammed, Mekke ileri gelenlerinin ölüm tuzağına karşı uyarılmaktaydı.

Soru 3.  Kıssaları nasıl okumalıyız?
 
Cevap:   Kur'an-ı Kerim, kıssalarını tarihi, coğrafi, arkeolojik ve biyografik açılardan okumaya çalışmamalıyız. Bunun nedeni Kur'an bu perspektiflerin her birinden bahsetmiş olsa da onun ana hedefi öğüt ve ibret olmasıdır. Bundan dolayı ne tam bir tarih ne de diğer ilim ve disiplinler nezdinde dokümanlar sunmaz. Kur'an'ın, kıssaları vazetmedeki amacı, muhatapların geçmişin gerçekliğinde, yaşanılan anın realitesini tevhidi açıdan algılamak ve buna göre kendilerini konumlandırmalarını sağlamaktır. Kıssalar bilgilenip bir dekor! Olarak bir kenara konulmak için değil, bizatihi yaşama uygulanmak için nazil olmuştur. Bu yüzden her an onlardan, yaşamımız açısından yararlanmak amacıyla okumalar yapmalıyız. Kıssalar, bir kimya laboratuarındaki deneyler gibi canlı, yaşanması, gözlemlenmesi ve benzer olumlu davranışların tekraren yerine getirilmesi, olumsuzlukların ise terk edilmesi gereken örneklikler olmalıdır.

Soru 4.   Bu kıssaların önceki kutsal kitaplarda da yer almasını nasıl değerlendirmeliyiz?
 
Cevap:    Allah, kıssalar hususunda; "Andolsun biz bu Kuran'da insanlara her çeşit örneği ayrıntılı bir biçimde anlattık." (18/54) "Resullerin kıssalarında aklı olanlar için bir ibret vardır. Kur’an uydurulacak bir söz değildir. Fakat o, kendinden öncekilerin doğrulanması, her şeyin açıklanması ve inanan bir toplum için bir rehber ve rahmettir." (12/111) diyerek; İnsanın yaratılışı ile başlayan süreçte, insanlar için öğüt ve ibret olacak kıssaları son inen Vahiy, Kur'an içersinde çeşitli versiyonlarda anlatarak, vahiy muhataplarının onlardan ders almalarını istemiştir. Binaenaleyh belli bir kıssanın Tevrat ve İncil gibi kutsal kitaplarda yer almış olup daha sonra Kur’an-ı Kerim’de de yer alması, Kur’an’ın ve onu getiren elçinin değerinden bir şey eksiltmez. Aksine Kur’an ve diğer kitapların aynı doğrultuda aynı yaratıcı tarafından indirildiği tescil edilmiş olur. Bu hususta Kur'an şöyle beyanda bulunmaktadır: "Biz sana da kendinden önce gelmiş olan kitapları doğrulamak ve böylece onları koruma altına almak üzere, gerçeği bildiren kitabı indirdik. " (5/48)  Bu aşamada şöyle denilebilir: Neden, Kur'an’da geçen kıssaların anlatım metinleri, diğer kutsal kitaplardaki kıssaların anlatım metinleri gibi aynı değil de, değişik anlatım şekilleriyle veya bir kısım değişiklerle yer almıştır? Esasen bu soruya verilecek cevap Kur'an ve muharref diğer kutsal kitaplar arasındaki, tahrif edilmelerinden doğan farkı gösterecektir.  Muharref kutsal kitaplarda yer alan kıssalar, kıssalar dışındaki diğer dini metinler gibi tahrife uğramış olduğundan; vermek istedikleri mesajlar gerek daha sonraki katkılardan, gerek içerisinde yer alan ifadelerin eksiltilerek değiştirilmesinden, gerekse dilden dile aktarılırken yapılan hatalı tercümelerden v.s dolayı Allah'ın vermek istediği asıl mesajdan saparak; mitolojik, efsanevî, tarihi, biyografik, coğrafi ve edebî metinler haline dönüşmüştür. Dolayısıyla muharref kitaplarda yer alan bu kıssaların öğüt ve ibret olma vasıfları kaybolmuş ya da daha hafif bir ifadeyle öğüt ve ibret alma vasıfları azaltılmış, mesajının yönü değiştirilmiştir. Bundan dolayı Kur'an, diğer kutsal kitaplardaki muharref kıssa anlatımlarının üzerine, onların doğrularını bina ederek, muhatap toplum ve kişileri, tevhid ve hidayete sevk eden mesajlar içeren Kur'an kıssalarını beyan etmiştir.

Soru 5.   Aynı peygamberle ilgili Kur'an'ın farklı yerlerinde farklı telaffuzlarla farklı kıssa bilgileri aktarılmaktadır. Bundan gözetlenen amaç ne olabilir. Mesela Âdem kıssası Kur'an'ın bir kaç yerinde geçmesine rağmen, her geçtiği yerde aynı ifadeler kullanılmamış, farklı ifade ve hadiseler aktarılmış, Bunları birleştirerek mi okumalıyız, yoksa ayı hadisenin farklı boyutlarının aktarıldığını mı düşünmeliyiz. Musa ve İbrahim kıssalarında da buna benzer şeyler yer almakta...
 
Cevap: Bazı Kur’ân kıssaları Kur'an'da sadece bir kere geçmektedir. Mesela Lokman kıssası, Zülkarneyn, Ashâb-ı Kehf kıssası gibi. Bazı kıssalar da ihtiyaca ve maslahata binâen çeşitli defalar tekrar edilmektedir. Ancak bu tekrarlamalar tek bir şekilde olmamakta, farklılıklar arz etmektedir. Diğer taraftan kıssanın bazı yönleri bir yerde zikredilirken, diğer yönleri bir başka yerde söz konusu edilmektedir. Kur'an kıssalarındaki tekrarlar Kur'an'ın, kendinden evvelki kutsal kitapları ve bu kitaplardaki kıssa bilgilerini tamamen nesh etmemesinden kaynaklanmaktadır. Kur'an, bu kitaplardaki eski kıssaların üzerine gerekli düzeltme ve açıklamaları ve istediği perspektif ve açılardan ele alarak beyan eder. Kur'an inmeden ve inerken Mekke ve Medine Arap cahiliye toplumunda yaşayan Müşrik, Yahudi ve Hıristiyan topluluklar gerek kendi kutsal kitapları gerekse ticaret yolları üzerindeki harabeler ve kültürel-dini alışverişler vesilesi ile bilgi sahibiydiler. Kur'an kıssaları bu bilinenler üzerine nazil olmuştur. Bu yüzden çoğu kıssalar aynı konudan bahsediyor olsa da Tevrat ve İncil'de anlatılanlarla bire bir aynı vazedilmemiştir. Hatta fragmanlar(parçalar) halinde ve Cenab-ı Hakk'ın gerekli gördüğü bakış açıları ile beyan edilmiştir. Kıssaların vazedilmesindeki bu yöntem hem Yahudi ve Hıristiyanları, yeni gelen peygamber ve vahye ısındırma ve hem de bu kitapların, Kur'an ile aynı paralel de aynı yaratıcı tarafından inzal olduğunu bildirme amaçlı olmuştur. Kur'an'daki kıssalarda mevcut bu parçalı anlatım yönteminden gerek her parçadan gerekse bu parçaları birleştirerek de dersler çıkarmak mümkündür. Hatta Tevrat ve İncil kıssaları ile birlikte ele alarak mufassal okumalar Kıssaların anlaşılmasında çok olumlu yararlar sağlayacaktır kanaatindeyiz.

Soru 6.   Kur'an'da kıssaların tam bir olay örgüsü biçiminde verilmediğini de görüyoruz. Bu sebeple İslam âlimleri olaylar arasında bağıntıyı kurmak için Tevrat'a yönelmişlerdir. Acaba neden Kur'an böyle bir aktarımı seçmiştir. Nasıl olsa bu bilgiler Tevrat'ta geçiyor tekrarlamaya gerek yok diye düşünülmüş olabilir mi? Bu takdirde Tevrat verilerini doğru bilgiler olarak kabul etmek zorunda kalırız ki, Kur'an'ın kendinden öncekileri doğrulayıcı olarak gönderilmiş olduğu tezine aykırı düşmez mi?
 
Cevap:    Bir evvelki soruya cevabımızda bu konunun bazı hatlarını işledik ancak daha kapsayıcı olarak yeniden değerlendirelim. Kur'an'ın kıssalarında olayların tarihi, kronolojik, biyografik ve diğer benzer yaklaşımları göz ardı edici tavrı, Kur'an'ın diğer kutsal kitapları tasdik etme ilkesinden kaynaklanmaktadır. Kur'an Tevrat ve İncil'i tasdik ederken onların Allah tarafından yollandığını tasdik eder. İçindeki tüm anlatımların doğru olduğunu değil… Bu yüzden aynı zamanda Ehli kitabın tahrif olgusunu dile getirir. Kıssalarda da bu ayniyle vakidir. Kur'an Tevrat ve İncil'deki kıssaların tümünü reddetmez. Bundan dolayı Kur'an, anlattığı kıssalarda geçmiş kitaplarda bulunan tarih, kronoloji, biyografi ve coğrafya ile ilgili malumatı toptan reddetmemektedir. Kur'an geçmiş kitaplardaki tevhid ve hidayet eksenindeki mesajlarda meydana gelen muharref olguların doğrularını beyan eder. Bu yüzden parçalar, bölümler halinde tarihsel malumatı göz ardı ederek kıssaları sunar. Nitekim Tevrat'ta yer alan peygamberler silsilesine ait biyografik bilgiler ile Kur'an'daki parçalı bilgiler bir araya getirildiğinde aralarında tenakuz oluşmaz. Tevrat ve İncil resulleri Kur'an'da da aynen ve aynı toplum ve olaylarla birlikte verilir. Dolayısıyla geçmiş ulemanın yaptığı gibi günümüzde de mücmel olan Kur'an kıssalarının, Tevrat ve İncil kıssaları ile mufassallaştırılarak yeni anlam ve idrakler oluşturulması, Kur'an'ın kıssa anlatım vizyonuna aykırı olmayan bilakis tasdik ettiği bir yöntem olarak karşımızdadır. Bu yöntemde dikkat edilmesi gereken önemli nokta; "İsrailiyat" denen Kur'an perspektifine aykırı ve Kur'an kıssalarının mesajını örten, anlatım ve rivayetlere dalmamaktır.

     CENGİZ DUMAN

        ARAŞTIRMACI -
                  YAZAR


B
İRİNCİ BASKISI, 2011, İKİNCİ BASKISI
 
2015 YILINDA EKİN YAYINLARI TARAFINDAN
YAYINLANAN, KUR’ÂNKISSALARININ TARİHSELLİĞİ;
2013 YILINDA PINAR 
YAYINLARI TARAFINDAN YAYINLANAN,
KUR’ÂN 
PERSPEKTİFİNDEN ÜÇ KRAL İKİ PEYGAMBER;
2015 YILINDA SÜLEYMANİYE VAKFI YAYINLARI
TARAFINDAN YAYINLANAN,   KUR’ÂN PERSPEKTİFİNDEN
 ZÜLKARNEYN VE YE’CÛC ME’CÛC, İSİMLİ ÜÇ KİTABIN
YANISIRA; İNTERNET ORTAMI ÜZERİNDEN YAYINLANAN
 “DİNLERDE ARINMA İBADETİ OLARAK GUSÜL” VE
 “MECUSİLİK/ZERDÜŞTLÜK DİNİ” İSİMLİ İKİ E-KİTAB’LARIN
YAZARIDIR. KUR’ÂN-I KERÎM KONULARI, KUR’ÂN KISSALARI
 VE TEVRÂT - İNCÎL KISSALARI BAĞLAMI ÜZERİNDEKİ ÇOK
 YÖNLÜ ARAŞTIRMALARI, TÜRKİYE’DEKİ ÖNDE GELEN
İSLÂMİ DERGİLER VE İNTERNET ÜZERİNDEKİ ÇEŞİTLİ
İSLÂMİ WEB SİTELERİNDE HALEN YAYINLANMAKTADIR.
AYNI ZAMANDA “WWW.KURANKİSSALARİ.COM“ VE
 “WWW.KURANKİSSALARİ.TR.GG” WEB SİTELERİ
MODERATÖRLÜĞÜNÜ SÜRDÜRMEKTEDİR.
 
* KİTAP *  




*E-KİTAP*


 
 
 
DİNLERDE ARINMA İBADETİ OLARAK GUSÜL

Facebook beğen
 
 
Bu web sitesi ücretsiz olarak Bedava-Sitem.com ile oluşturulmuştur. Siz de kendi web sitenizi kurmak ister misiniz?
Ücretsiz kaydol