HRİSTİYANLIK DİNİNDE ARINMA İBADETİ OLARAK VAFTİZ
Giriş
Eski Ahit olarak adlandırdıkları Tevrat'ı ve onun peygamberlerini baz alan Hıristiyanlık; başlangıçta İsrail oğullarının bir devamı niteliğinde bir topluluktu. Hz. İsa'nın peygamberliği ve getirdiği İncil yasalarının, İsrail oğullarının, Saduki ve Ferisi mezheplerinin tesiri ile kabul edilmeyip, Hz. İsa'nın, Romalılara ihbar ve çarmıha gerilmesi ile sonuçlanan karşıt hareketleri sonucu, pasifize edilmesinden sonra İsa'nın @ havarilerinin; "Uluslar" adı verilen, İsrail oğulları haricindeki ülke ve toplumlara dini yayma çalışmaları ile başlayan süreçteki değişimler neticesinde, Yahudilikten ayrı bir din olarak Hıristiyanlık oluşmuştur.
Dinlerini Yahudi toplumlara kabul ettiremeyen havariler ve onların "Tabiileri" diğer dinlere sahip topluluklara Hz. İsa'nın mesajlarını tebliğ ederlerken; Eski Ahit olarak referans kabul ettikleri Tevrat hükümlerini de içeren inançlarını karşılaştıkları durumlara uyarladılar. Dolayısı ile Yahudilikteki bazı prensipler değişerek Hıristiyanlıkta yeni konumlar ve felsefeler haline geldiler. İşte bu değişimlerden en önemlisi; Yahudilikteki manevi kirlilik vasıfları ve bunlardan arınma ibadeti olan yıkanma ibadeti, Hıristiyanlıkta "Vaftiz" adı altında yeni dine girişin bir ritüeli olarak bambaşka bir konuma oturarak yeni bir ibadet halini almıştır. Bu araştırmamızda, Yahudilik olarak başlayıp Hıristiyanlık olarak sabitleşen, Hz. İsa müntesiplerinin dinlerinin gelişme sürecinde yaşadıkları Tevrat kurallarındaki arınma ibadeti yıkanmanın nasıl bir dönüşüm geçirdiğini inceleyeceğiz.
Manevi kirlilik "Asli günah"
Hıristiyanlığın manevi kirlenme "Asli günah"tan arınma ibadeti formu haline gelen vaftizin temel prensibi Hz. Adem ve Havva ile başlayan ilk günah'a dayandırılmaktadır. Hz. Adem ile Havva'nın ebedi yaşamı bulmak için şeytan'ın iğvasıyla yasak ağaca yaklaşmaları ile başlayan olayları "Asli günah" nazariyesi içine alarak tüm doğan insanların günah ile doğduğunu temel kabul etmişlerdir.
Bu Hıristiyan inancının temellerini yine Tevrat'a dayandıran Hıristiyanlar; Tevrat'ta Mezmurlar bölümündeki Davud'un şu sözlerini delil getirmektedirler.
"Nitekim suç içinde doğdum ben, Günah içinde anam bana hamile kaldı." Tevrat/Mezmurlar;51/5
Davut'un Mezmur'lardaki bu beyanının; "asli günah"dan rahatsız olduğunu, ana rahminden beri günahının varlığından rahatsızlık duyduğunu dolayısı ile Davut daha Rahim'deyken günahlı olduğunu kabul ettiğini iddia eden Hıristiyan ilahiyatı; doğan tüm bebeklerin de dahil edildiği ve vaftiz olmamış bütün insanların "Asli, günah" üzerine olduğunu kabul etmektedir.
İşte bu "Asli günah"tan kurtulmak için vaftiz yoluyla yıkanarak kefaret ödemek gerektiğine inanan Hıristiyanlar; doğumdan itibaren vaftiz olarak günahtan kurtulduklarını kabul etmektedirler.
Hristiyan ilahiyatı Vaftiz için şöyle bir deyim kullanmaktadır. "Hıristiyan olmak için Vaftiz olunmaz, Hıristiyan olanlar Vaftiz olurlar. Vaftiz, hem İsa Mesih’te birleşmek için işaret hemde bir mühürdür."
Vaftiz
Hıristiyanlığın ibadetlerinde kullandığı en büyük ritüellerinden biri olan vaftizin; Hıristiyanlığın peygamberi İsa @ tarafından hiç uygulanmadığını görmekteyiz. Yuhanna İncil'inde geçen ifadelere göre Hz. İsa hiç vaftiz yapmamıştır.
"Ferisiler İsa'nın Yahya'dan daha çok öğrenci edinip vaftiz ettiğini duydular.(Aslında İsa'nın kendisi değil, öğrencileri vaftiz ediyorlardı.)" Yuhanna / 4.Bab; 2
Hz. İsa hiç vaftiz uygulamasında bulunmamıştı ancak , Çağdaşı peygamber Hz. Yahya tarafından kendisi vaftiz edilmiştir. İncilin bütün metinlerinde bu olaya geniş olarak temas edilmektedir.
Muharref İncil kitaplarına göre; Hz. Yahya kendisine gelen İsrail oğulları'nı günahlarından tövbe etmeye davet ediyor, daha sonra tövbe eden kişiyi, Ürdün (Şeria) ırmağına batırıp çıkarıyordu. Vaftiz adı verilen bu işlemden geçen her bir Yahudi, günahlardan arınmış olarak hayatına devam ediyordu. İsrail oğulları peygamberi olan Yahya'nın@ daha evvelki İsrail oğulları resullerinde görülmeyen bu tatbikatının anlaşılması için Tevrat'taki bazı günahlara mukabil arınma karşılığı olan yıkanma hükümlerini bilmemiz gerekmektedir.
İsrail oğulları'nın kutsal kitabı Tevrat'ın, Levililer bölümünde yer alan yıkanma ile ilgili bu hükümler; evvela çöldeki Buluşma çadırı adı verilen kutsal mekanda, ayinleri yöneten, kahin adı verilen din adamlarının arınması gerektiği için inen yıkanma hükümleriyle başlar. Daha sonra İsrail oğullarının yaşamları sırasındaki fiziksel bazı akıntı ve diğer sıralanan haller oluştuğunda, bu durumlarına istinaden, arınmaları için bedenlerini ve üzerlerinde bulunan elbiselerini yıkamaları istenmektedir. Bunun yanı sıra kirlenmenin başladığı günün akşamına, akıntının bitiminden yedi gün sonrasına veya akıntı bitme müddetine kadar kirli hükmünde bırakmaktadır. Bu insanlar bir nevi toplumdan tecrit edilmekte, sosyal ve dini yaşamlarına kirlilik müddetince ara vermek zorunda kalmaktadırlar.
Hz. Yahya'nın peygamberliği döneminde ise ona mahsus olarak onun vaazlarını dinlemeye gelenler ki, bunlar daha ziyade Yahudilerdir; Zekeriyya 'dan@ sonraki İsrail oğulları peygamberi Hz. Yahya'yı ve söylediklerini tasdik edenlerin, Hz. Yahya @ tarafından Şeria nehrine daldırılarak daha sonra vaftiz adı verilen arınma ritüeli gerçekleştiriliyordu. Bu hususta İncil metinlerinde şu ifadeler yer almaktadır.
"Kudüs'ün, bütün Yahudiye'nin ve tüm Şeria nehri yöresinin halkı ona geliyor, günahlarını itiraf ediyor, onun tarafından Şeria nehrinde vaftiz ediliyordu." Matta / 3.Bab; 5-6
Hz. Yahya kendisine gelenlerin hepsini vaftiz etmiyor bazılarını düşünce ve tavırlarını değiştirmedikçe onları talebeliğine almayacağını beyan ediyordu.
"Yahya, vaftiz olmak için kendisine akın eden kalabalıklara şöyle seslendi: «Ey engerekler soyu! Gelecek olan gazaptan kaçmanız için sizi kim uyardı?"
"Bundan böyle tövbeye yaraşır meyveler verin! Kendi kendinize, `Biz İbrahim'in soyundanız' demeye kalkmayın. Ben size şunu söyleyeyim: Tanrı, İbrahim'e şu taşlardan çocuk yaratacak güçtedir." Luka / 3.Bab; 7-8
Hz. Yahya kendisine gelen o dönemdeki Yahudiliğin Saduki ve Ferisi adı verilen mezhebinde olanları uyararak yaptıkları fiillerin yanlış olduğunu, İbrahim @ soyundan gelmelerinin onları bu günahlarından kurtaramayacağını dolayısı ile bu günahlarından dönmeleri gerektiğini ihtar etmiş ve onları vaftiz etmeyerek yaptıkları hakkında bir uyarıda bulunmuştur.
Yine İncil'e göre; Hz Yahya'nın geleceğini halka duyurduğu peygamber Hz. İsa, kendisini ziyarette bulunduğunda, Hz. Yahya; Ürdün sularında kendisine gelenleri vaftiz etmesine rağmen, İsa'yı@ vaftiz etmek istemez. Hz. İsa'nın kendisinden üstün olduğunu beyan ederek, onun kendisini vaftiz etmesi gerektiğini söyler. Buna rağmen Hz. İsa Hz. Yahya'nın elleri ile Ürdün nehri sularında vaftiz edilir.
"Bu sırada İsa, Yahya tarafından vaftiz edilmek üzere Celile'den Şeria nehrine, Yahya'nın yanına geldi."
" Ne var ki Yahya, «Benim senin tarafından vaftiz edilmem gerekirken sen mi bana geliyorsun?» diyerek O'na engel olmak istedi."
İsa ona şu karşılığı verdi: «Şimdilik buna razı ol! Çünkü doğru olan her şeyi bu şekilde yerine getirmemiz gerekir.» O zaman Yahya O'nun dediğine razı oldu."Matta / 3.bab;13-15
İncil'lerdeki vaftiz olayını anlatan bölümlerdeki Hz. İsa'ya atfedilen:
"(İsa, Yahya peygambere hitap ediyor)Şimdilik buna razı ol! Çünkü doğru olan her şeyi bu şekilde yerine getirmemiz gerekir."
"Ne var ki Yahya, «Benim senin tarafından vaftiz edilmem gerekirken sen mi bana geliyorsun?» diyerek O'na engel olmak istedi."
"İsa ona şu karşılığı verdi: «Şimdilik buna razı ol! Çünkü doğru olan her şeyi bu şekilde yerine getirmemiz gerekir.» O zaman Yahya O'nun dediğine razı oldu." İfadeleri, Hz.Yahya karşısında onun tarafından vaftiz edilen Hz. İsa'yı üstün gösterme veya İsrail oğullarına günahlarından tövbe karşılığı uygulanan bir fiilin İsa @ gibi bir peygambere uygulanmasının oluşturacağı sanılan vizyon kaybı düşüncelerini engellemek gayretleri sonucu yapılan tahrifatlar olduğu gözlemlenmektedir.
Vaftiz geleneğinin oluşturulması ve Sakrament haline getirilişi
Hz. Yahya'nın kral Herodes tarafından kafası kesilerek şehit edilmesinden sonra Hz. İsa'ya tabi olan öğrencilerinin Hz. Yahya'ya izafeten arınma yıkanmalarını devam ettirdikleri Hıristiyan kaynaklarınca da kabul edilmektedir.
Nitekim bunu Yuhanna İncili doğrulamaktadır.
"Yahya'yı işitip, İsa'nın ardından giden iki kişiden biri Simun Petrus'un kardeşi Andreya'ydı."
"Andreya önce kendi kardeşi Simun'u bularak ona, «Biz Mesih'i bulduk» dedi."
"Andreya kardeşini İsa'ya götürdü. İsa ona baktı, «Sen Yuhanna'nın oğlu Simun'sun. Kefas diye çağrılacaksın» dedi. `Kefas', Kaya anlamına gelir."
Yuhanna / 1.Bab; 40-42
"Ferisiler İsa'nın Yahya'dan daha çok öğrenci edinip vaftiz ettiğini duydular.(Aslında İsa'nın kendisi değil, öğrencileri vaftiz ediyorlardı.)" Yuhanna / 4.Bab; 2
Hz. Yahya'nın şehit edilişinden sonra Hz. İsa'ya bağlanan bu havariler; Yahya peygamberin sünneti olan vaftizi, Hz İsa'dan sonraki Hıristiyanlığın yayılma döneminde, Hz. İsa'ya inanan yani Hıristiyanlık dinine giren kafirlere ! uygulanan bir sembolik ritüel haline dönüştürmüşlerdir..
Bu Vaftiz işlemi, ilerleyen dönemlerde; Havariler ve tabii'lerinin İsa'nın öğretilerini yaymak amacıyla; İsa'yı kale almayan Yahudi toplulukları haricinde ulaşılan "Sünnetsizler" ve " Uluslar " olarak adlandırılan toplumlardaki İsa'ya iman eden kişilerin bir nevi Yahudi-Hıristiyanlığa girişi ve küfürden, imana geçişinin neticesi olarak, Tevrat fıkhının uygulanması oluyordu. İsa@ İncil'de şöyle diyordu:
"Bu nedenle gidin, bütün ulusları öğrencilerim olarak yetiştirin. Onları Baba, Oğul ve Kutsal Ruh'un adıyla vaftiz edin."Matta / 28.Bab; 19
Bu dönemde "Uluslar"dan Hıristiyanlığa geçenleri yani iman edenleri, vaftiz eden papaz veya benzeri kişiler yoktu. İman eden kişi ya havari vasıtasıyla ya da kendi kendisini suya batırıyor ve böylece vaftiz oluyordu. Geç dönem Hıristiyanlıktaki standardize hale getirilmiş "Sakrament" vaftiz yoktu.
Bilahare yine Tevrat'a dayandırılan "Asli günah" nazariyesi icadı ile önceleri Hıristiyanlığa girenlere uygulanan vaftiz işlemi daha sonra temel bir Hıristiyanlık inancı kuralı olarak yeni doğan bebeklere de uygulanmaya başlamıştır.
Hıristiyan dininin oluşumu evresinde Vaftiz, Yahudi fıkhının; Yahudi arınma geleneği yıkanma ve Hz. Yahya vaftizi uygulanışı şeklinden, İsa'ya iman ediş simgesi ve "İlk günah" nazariyesi eşliğinde özgün Hıristiyan arınma ibadeti şekline dönüşerek metamorfoz ediliyordu.
İncil'in, talimi İncil'ler adı verilen metinlerinde Hıristiyanlık dininin peygamberi Hz. İsa'nın hiç yapmadığı vaftiz olayının, hem yapılma gereği, hem amacının oluşması ve hem de kutsallaşması için havarilerin yoğun olarak vaftizin felsefesini anlatmaya, bunu Yahudilik ile Hıristiyanlık eylemi ! olarak birleştirmeye ve göstermeye çalıştıkları gözlemlenmektedir.
"Günah bir insan yoluyla, ölüm de günah yoluyla dünyaya girdi. Böylece ölüm bütün insanlara yayıldı. Çünkü hepsi günah işledi." Romalılara mektup / 5.Bab; 12
"İşte, tek bir suç bütün insanların mahkûmiyetine yol açtığı gibi, bir doğruluk eylemi de bütün insanlara yaşam veren aklanmayı sağladı." Romalılara mektup / 5.Bab; 18
"Mesih İsa'ya vaftiz edilenlerimizin hepsinin O'nun ölümüne vaftiz edildiğini bilmez misiniz?"
" Baba'nın yüceliği sayesinde Mesih nasıl ölümden dirildiyse, biz de yeni bir yaşam sürmek üzere vaftiz yoluyla O'nunla birlikte ölüme gömüldük."
Romalılara mektup / 6.Bab; 3-4
"Çünkü vaftizde O'nunla birlikte gömüldünüz. Mesih'i ölüler arasından dirilten Tanrı'nın etkin gücüne iman ederek yine vaftizde Mesih'le birlikte dirildiniz."
Koloselilere mektup / 2.Bab; 12
Dolayısı ile Hz. Yahya döneminin Tevrat uygulaması olarak başlayan günahlardan tövbe karşılığı yıkanma "Vaftiz" ibadeti, Hz. İsa'dan sonraki Hıristiyanlığın yayılma dönemlerinden itibaren bambaşka bir şekle, bir sembolizme -şirk inancına dönüşerek– Sakrament adı verilen, Hıristiyanlık dini ibadetine dönüşmüş oluyordu.
Araştırmacı-Yazar |